Kapadokya Haber – Nevşehir Haberleri

Blok Bims

afet riskleri konusunda jeoloji mühendisleri odası basın açıklaması.

afet riskleri konusunda jeoloji mühendisleri odası basın açıklaması.
211
12 Ekim 2020 - 18:22
REKLAM ALANI

(300x250px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu`nda alınan bir kararla 13 Ekim günü afet risk bilincinin ve risk azaltma kültürünün geliştirilmesi amacıyla “Dünya Afet  Risklerini Azaltma  Günü”  olarak anılıyor. Hem küresel hem de ulusal ölçekte Covid-19 Pandemisinin ağır sonuçlarını yaşadığımız bugünlerde sağlıklı, güvenli ve ekolojik bir yaşam için kamu yararı ve bilimsel ilkeler üzerinde yükselen risk azaltma ve sakınım politikalarına ne kadar ihtiyacımız olduğunu iki gündür Hatay ve Trabzon’da devam eden yangınlarla açık bir şekilde bir kere daha gördük.

Afet risklerinin azaltılmasına yönelik politikalar sosyal, ekonomik, kültürel ve hatta siyasal boyutlardaki iyi planlanmış çalışmaların birbirine bağlandığı bir sürecin ürünüdür. Bu politikalar yapım ve mekânsal planlama, halk sağlığı, çevre koruma, enerji, su kaynakları, ve iklim değişikliği ile mücadele gibi onlarca alana yönelik katılımcı, çok sektörlü ve çok aktörlü olmalıdır. Afet risklerinin azaltılmasına yönelik politikalar bir “devlet politikası” kararlılığında ve sürekliliğinde uygulanmak durumundadır.

Ülkemizde afet risklerinin temel nedeni olan kırılganlıkları/zarar görebilirliği düşürüp doğa ve insan kaynaklı afetlere karşı dirençliliği yükseltecek, toplumun iklim değişikliği ile mücadele kapasitesini yükseltecek bir AFET RİSK AZALTMA STRATEJİ hala hazırlan[a]mamıştır. Böylesi bir stratejimiz olmadığı gibi afet yönetim sistemimiz de 1959 yılında yürürlüğe giren ve bugün 60 yaşını geçmiş eski bir yasa, 7269 sayılı UMUMİ HAYATA MÜESSİR AFETLER DOLAYISİYLE ALINACAK TEDBİRLERLE YAPILACAK YARDIMLARA DAİR KANUN hükümlerine dayalı olarak, acil yardım ve müdahale odaklı bir şekilde sevk ve idare edilmeye çalışılmaktadır. YENİ BİR AFET YASASI TEMEL BİR İHTİYAÇ OLARAK KARŞIMIZDA DURMAKTADIR. Bu yasa şemsiye bir yasa olarak FAY YASASI, SEL VE TAŞKINLARDAN KORUNMA YASASI, HEYELAN KONTROL YASASI vb. yasaları kucaklamalı, İMAR, PLANLAMA, KENTLEŞME, YAPI ÜRETİM VE DENETİM İLE entegre edilmelidir.

Yeni bir imar affına asla izin verilmemeli, riskli alt ve üst yapının afetlere karşı daha dayanıklı olmasını sağlayacak önlemler geliştirilmeli; doğa ve insan kaynaklı tehlikelerin ve bu tehlikelerden kaynaklanan afet risklerinin sistematik bir şekilde izlenmesi ve değerlendirilmesiyle desteklenen ve risklere karşı halkın bilinç düzeyinin yükseltilmesini de içeren hem ulusal, hem de yerleşim birimleri ölçeğinde AFET RİSK AZALTMA PLANLARININ/SAKINIM PLANLARININ ivedilikle hazırlanması gerekmektedir.

Değerli Basın Emekçileri,

2020 yılının “Dünya Afet  Risklerini Azaltma  Gününe” ülkemiz hiç te arzulanan koşullarda girmiyor. Ocak 2020 tarihinden bu yana geçen yaklaşık 10 aylık zaman dilimi içinde; Elazığ-Sivrice, Malatya-Pütürge, Van-Başkale, Bingöl-Karlıova, Manisa-Akhisar’da yaşanan depremler, Van-Bahçesaray’da yaşanan çığ düşmesi ile Adana, Mersin, Antalya, Bursa, İstanbul, Rize, Artvin, Trabzon, Giresun’da yaşanan taşkınlar ve  en son Hatay ve Trabzon’da  yaşanan yangınlar sonucunda 120’yi aşkın vatandaşımızın yaşamını yitirdiği, 25.000’ni aşkın konut veya işyerinin hasar gördüğü, 10 milyar lirayı aşan maddi kaybın yaşandığı görülüyor.

Kısaca yukarıda çerçevesi çizilen afet risklerini azaltma yaklaşımı kamu yönetim politikalarına yerleşmediği gibi,  merkezi ve yerel yönetimlerin aldıkları “yapı kayıt belgesi vererek kaçak yapıların meşrulaştırılması, Kanal İstanbul Projesi, 3. Köprü,  İstanbul Hava Limanı gibi”  kararlar ile kentlerimizin risk havuzları daha da büyütülmektedir.

Yerleşim alanlarımız hem güvensiz, hem sağlıksız. Bugün bina temelinin oturduğu zemindeki asbest mineralleri nedeniyle en az 379 yerleşim biriminde asbest maruziyeti yaşanıyor; binlerce yurttaşımız asbest nedenli mezotelyoma ve akciğer kanseri hastalığından müzdarip. Bir diğer lifsi mineral olan eriyonit ise Orta Anadolu’da maruziyetlere kaynaklık ediyor. “Türkiye Kanser Kontrol Programı 2013 – 2018”, “Ulusal Asbest Islah Projesi” çalışmalarına başlanıldığı belirtilmekteyse de hala bu projenin 2. fazı olan “Islah” aşamasına geçilmemiştir.

Yine radon gazı maruziyeti, arsenik, kurşun, flor vb. diğer tıbbi jeolojik riskler konusunda merkezi ve yerel yönetimlerce ne tür risk azaltıcı adımlar atıldığı ise bilinmemektedir. Ancak sırf radon gazı maruziyeti kaynaklı olarak yılda 2.300’ün üzerinde yurttaşımız yaşamını yitirmektedir. Özellikle son günlerde yazılı ve görsel basına yansıyan “Kütahya`da halk 23 yıldır `arsenik` içiyor” başlıklı haberler, bu risklerin yönetiminin de iyi olmadığını göstermektedir.

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.

toptan eldivenkocaeli toptan eldivenkocaeli eldiven toptancısı
paslanmaz su depolarıtaşıyıcı helezonpilot reaktör
şekerpınar cam filmiçayırova cam filmiçayırova led xenon